Kimler Kürtaja Karşı

Bulunduğum coğrafyada kürtaj serbest fakat kürtaja karşı olanlar var.. Kimler kürtaja karşı dersiniz?

Bugün bir lisenin önünden geçerken kaldırım boyunca sıralanmış, birşeylerin sözcüsü olduğu anlaşılan kimseler gördüm. Her 100-150 metrede gruplar halinde bekleyen bu insanlar büyükçe posterlerin yanında duruyorlardı. Okulun birkaç girişinin önünde akıllıca konuşlanmışlardı. O sabah okula gelen öğrencilerin bu şahısların önünden geçmeleri zaruriydi.

Ellerindeki yazılı malzemeyi, okula koşuşturan gençlere veren bu kişiler, okulun önünden yavaşlayarak geçen arabalara da uzatıyorlardı. Yanıbaşlarında duran posterlerdeki cenin resimleri ve  kürtajla ilgili yazılar kolaylıkla görülüp seçilebiliyordu.  Belli ki bu insanlar kürtaj karşıtı bir gruba mensuptu.

Amerika genelinde her yıl yaklaşık bir milyon genç (19 yaş ve altı) hamile kalmaktadır. Bunların yüzde 85’i istenmeyen hamileliklerdir. Gençlerin istenmeyen hamileliklerinde en büyük risk, ana-çocuk sağlığı hizmetleri (prenatal bakım) almadan ya da gecikmiş prenatal bakım alarak gebeliği sürdürmeleridir.

Genç vücutlar hala büyümekte ve gelişmekteyken, hamilelik nedeniyle gelişim kesintiye uğramaktadır. Tam bu sırada prenatal bakım hem anne hem de bebek sağlığı için çok gereklidir. Annenin folik asit alması, yiyeceklerine dikkat etmesi, uyuşturucu, alkol ve sigaradan uzak durması gerekmektedir. Uygun prenatal bakım görmeyen genç annelerin gebeliklerinin bir kısmı ölüm veya doğuştan gelen sakatlıklarla sonuçlanmaktadır.

Yüklü genç annelerin derslere girmesi pek hoş karşılanmasa da maalesef hamile liseli ergenleri okullarda görmeye alıştık. Ne tesadüftür ki şu sıralar bulunduğum eyaletin genç nüfusuna ait hamileliklere, özellikle istenmeyen hamileliklere ait bir rapor hazırlamaktayım. Kürtaj karşıtı bu grubu hummalı bir gayret içinde görünce çalışmaları hakkında bilgilenmek için arabadan inerek konuştum.

Sabahın erken saatinde oraya gelerek, ulaşabildikleri herkesi bilgilendirmeye çalışmaları toplumsal dürtünün hoş bir örneğidir. Ama bu şahısların kaygısı ne anne ve bebek sağlığıydı, ne toplumun refah seviyesinde meydana gelen olumsuzluklardı, ne de kürtaj uğruna hayatını riske atan genç annlerdi. Bu kişilerin olaya bakışı tamamen dini düşüncelerden kaynaklanıyordu.

Kiliseden geldikleri belli olan bu insan grubu planlanmış hamileliğe inanmıyordu.

Kürtajın katliam olduğunu her fırsatta tekrarladılar. Genç siyah Amerikalıların ve Latinlerin gebeliklerinin endişe verici boyuta ulaşması nedeniyle bu demografiye hitap eden bir ünlünün halk sözcüsü ilan edildiğinden bahsettiler. Bu figür Martin Lüther King, Jr.’in yeğenlerinden biriymiş.   Kürtaj karşıtı çalışmalara destek vereceğini açıklamış. Siyahlar arasında tanınmış bir halk figürü olduğundan, amaçlanan olumlu sonuçları görmeyi umduklarını anlattılar.

Konuşmamız sırasında kürtaj kliniklerine giderek genç kadınları caydırmaya çalıştıklarını da söylediler.

Genç annelerden bebeklerini doğurmalarını rica ettiklerini, doğan bebeğin ömür boyu sorumlusu olacaklarını vaat ettiklerini anlattılar.

Geri planda ne tür bir finansal destek ve program donanımı olduğunu tam anlayamadığım bu şahıslardan ayrılırken arkamdan “Tanrı sizden razı olsun” diye bağırdıklarını işittim.

Bu grubun kürtaj durdurma uğraşları da bir çeşit halk sağlığı katkısıdır ama gençlerin hamileliklerinin planlanması konusunda hiç birşey yapmadıkları ve yapmayacakları ortadadır. Oysa şu anda ABD’de cinsel açıdan aktif gençlerin, cinsellikten uzak durmaları sağlanamıyorsa, aile planlaması konusunda eğitilmeleri büyük bir gereksinimdir.

Arabama yönelirken gençlerin hamilelikleri hakkında herkesin kendi çapında uğraştığını, güçlerin ve paranın birleştirilmesi halinde nelerin üstesinden gelinebileceğini düşündüm.

Dinime mensup olmayan birilerinden, sabah erkenden, “Tanrı sizden razı olsun” sözlerini duymak insanlığa olan güvenime takviye yaptı. Gülümseyerek şunun ayırdına vardım ki, bilinen nedenlerden dolayı kilise kurtaja karşı ve amaç doğrultusunda hiç durmadan çalışıyor!

Kürtaj karşıtı gruptan bir sözcü