Psikologlar evlilikte ilişkilerin çeşitliliğinden yola çıkarak yakın ilişkilerin sağlığı nasıl etkilediğini bulgulamak için bağlılık teorisini yeniden gözden geçirdiler.

Bağlılık teorisi denince önce akla bebek ve ona en yakın şahıs gelir. Bu çoğu kez annedir. Aynı bağlılığı yetişkinlerin romantik ilişkilerinde de görebiliriz.

Aslında yakın ilişkilerin insan sağlığı için gerekli ve önemli olduğu yüzyıllardır bilindiği halde, insan sağlığına etki eden böylesi bağlantıların beyinde nasıl proses edildiği tam olarak bilinmiyor. Uzmanlara göre iki insan arasında yakınlık öyle çok şeyin etkileyici faktörü olabilir ki bunların içine kronik hastalıklardan kansere, sakat doğumlardan her türlü ruhsal dengesizliklere kadar etkileşimler girebilir.

Biliriz ki bir ilişki içinde olmak sosyal bir davranıştır ve ölüm riskini bile azaltabilir. Ama en son çalışmalardan birinde bağlılık teorisi incelendi ve şunlar bulundu:

Bir çoğumuzun hayatında önemli bir insan vardır ve başımız sıkıştığında, canımız sıkıldığında ona gideriz. Yetişkinler için bu insan genelde romantik partnerdir. Böyle yakın ilişkiler stresin yükseldiği zamanlarda gerekli ve önemlidir çünkü sakinlestirici destek kişinin iyi hissetmesine neden olur.

Son zamanlarda yapılan bir çalışmada 225 yeni evil çift üzerinde incelemeler yapılıyor. Çalışma grubu çiftlerin birbiri arasındaki bağlılığın  stresle ilgili cortisol hormon seviyesini etkilediğini açığa çıkardı. Bu da uzun vadede depresyon ve endişenin belirleyicisi olabilir. Bu çalışma Ulusal Kanser Enstitütüsü tarafından finanse ediliyor. Çalışma bulgularından bir tanesine göre “beklentileri yüksek ve endişeli kadın eş” ile “olayların üzerinde durmayan ilgisiz erkek eş”  arasında bir tartışmada kadın sorunun çözülmediğini gördüğünde büyük hayal kırıklığı hissediyor ve kortisol (stres hormonu) seviyesi hızla düşüyor. Stres artıyor. Böyle durumlar tekrarladığında bir süre sonra kadın depresif oluyor çünkü tartışmalar hiç bir sonuca ve çözüme varamadan havada kalıyor. Yani kadın geri çekilmiş oluyor ve sorunları içine atıyor.

Genel olarak uzmanların söylediği şey şu:

Her evliliğin kendine göre sorunları vardır ama çiftlerden biri depresif ise ve tartışma sonucu geri çekilmeyi tercih ediyorsa sorunlar katlanarak artar. İletişim problemleri coğalır ve derinleşir. Eşlerden diğeri pişmanlık ve öfke hissedebilir ayrıca geri çekilen eş nedeniyle duygusal ve fiziksel yük hissedebilir (barışmak için uğraşmak gibi, ev ve çocuk bakımı sorumluluklarının artması gibi yükler).

İlişkide geri çekilme ve sessizlik çiftlerin sosyal hayatını da etkiler ki bu durumda depresif olmayan eş boşluğa düşebilir. Bu da çift arasında duygusal mesafeyi arttırır.

Biri endişeli, diğeri gamsız iki kişi arasında zamanla ilişkinin hasar göreceği, her iki tarafın da depresif olabileceği,  dolayısıyla duyguların bir şekilde düzenlenmesi gerektiği söyleniyor. İletişimnz güçlendirilmesi öğütlenyor, eğer çift kendi arasında çözüm üretemiyorsa profesyonel yardım bir çözüm olabilir.