Yalnız Olmak ve Yalnız Hissetmek


Yalnız olmak ve yalnızlık hissetmek iki ayrı şeydir. Arasındaki fark ise epeyce büyüktür.

Yalnızlık kendi başına olma eylemidir. Tekliktir yani. Birçok durumda yalnız olmak kişinin isteğiyle gerçekleşir. Öyle zamanlar olur ki tek başına kalmak isteriz. Yazarlar, sanatçılar, bilim adamları ve bilgi işçileri de dönem dönem bilerek ve isteyerek yalnız kalırlar.

Yalnız hissetmek ise istemsizce olur. Yalnızlık hissi çoğu kez bunalım, depresyon, çaresizlik ve izolasyonu da beraberinde getirir. Çoğu kez kimsesizliktir.

Bir de yalnız olmak aynı zamanda derinden yalnızlık hissetmek vardır.. Tıpkı Orhan Veli Kanık’ın şiirinde olduğu gibi..

Bilmezler yalnız yaşamayanlar,

Nasıl korku verir sessizlik insana;

İnsan nasıl konuşur kendisiyle;

Nasıl koşar aynalara,

Bir cana hasret,

Bilmezler.ORHAN VELİ KANIK 

Hepimiz zaman zaman yalnızlık hissine kapılırız. Bir insanın yalnız (soliter) olması veya yalnız hissetmesi her zaman bunalımda olduğunu göstermez. Soliter yaşayan birisinin hiç yalnızlık hissetmediği de olur. Kişinin etrafı insanlarla dolu olabilir ama ortak nokta olmadığından ya da kafaca uyuşmadığından içine kapanabilir.

Uzmanlar kişilerin seçtiği yaşam tarzına bakarak yalnız olduğu çıkarımında bulunmanın doğru olmadığı kanısında. Çünkü yalnızlık subjektiftir yani kişiden kişiye değişir. Eğer kişi kendisini yalnız hissettiğini söylüyorsa işte o zaman sorunlar baş gösterebilir.

Doktorlara göre yalnızlık hissiyle beyin kimyasında ve hormonlarda oluşabilecek bozukluklar kalp sağlığını ve genelde bünyeyi etkiliyor ve hem fiziksel hem zihinsel olumsuzluklar doğuruyor. Bağışıklık sistemi hasar görebileceği gibi, kalp krizi ve felç riski artabilir, depresif hisler ve intihar düşünceleri yoğunlaşabilir, hafıza kaybı ve zihinsel faaliyetlerde azalma görülebilir.  Bazılarında alkol ve sigaraya düşkünlük artabilir.

Kaliforniya Üniversitesinde yapılan bir çalışmanın sonuçlarına göre yalnızlık hissi hastalıklara, içe kapanmaya ve özellikle 60 ve üzerindekilerde erken ölüme neden olabiliyor.

Yalnızlık hissi birçok sağlık sorunlarını beraberinde getirebildiği halde rutin yapılan sağlık kontrollerinde hiç üzerinde durulmuyor.

Yalnız hissedenlerin bir çoğu maalesef yaşlılar. Özellikle yeni emekli olmuş kişiler, daha önce yaptıkları işin yerini dolduracak şey bulamayınca geri çekilme hissi duyuyor ve bu da gitgide yaşam kalitesini düşürüyor.

Uzmanlara göre kişinin kendisini yalnız hissetmesinin yansımaları duygusal, sosyal, fiziksel ve çevresel boyutta ortaya çıkıyor. Her ne kadar zaman zaman hepimiz yalnızlık hissine kapılsak da, derinlemesine yalnızlık hissedenler, belirttiğim gibi genelde yaşlılar. Bunun bir nedeni emeklilik olabilir, diğer nedenler eşini kaybetmek, ciddi sağlık sorunları, muhtaçlık hissi, aile ve çocuklarla olan sorunlar da tek başınalık duygularını körükleyebilir.

Fatoş’ça:

Bu durumda yalnız olmak, yalnız hissetmek ve yaşlılık oldukça kötü bir kombinasyon!

Bugün yaşlılara sahip çıkmanın, onlarla ilgilenmenin ve değer vermenin her zamankinden daha önemli olduğu kanısındayım çünkü yalnız yaşlılar nüfusunda sinsi bir tırmanış var.  Yaşlı ve yalnız hissedenler sosyal aktivitelerle meşgul olmayı, gönüllü sorumluluklar almayı, cemiyette kendi yaş grubundan insanlarla sohbetlere katılmayı ve belki maneviyata eğilmeyi deneyebilir.

Toplumdaki yaşlılara, özellikle yalnız yaşlılara, sahip çıkmak için ille de arada kan bağı ve akrabalık aramak gerekmez. Komşulardan, tanıdıklardan yalnız gördüğümüz büyükleri arayıp sormak, mümkün olduğu sürece aktivitelere dahil etmek, bayramlarda ve özel günlerde kapılarını çalmak, yemek yapıp götürmek, ihtiyaçlarının olup olmadığını sormak ve el uzatmak hem mutluluk hissettirir hem de çocuklara ve gençlere iyi örnek olur.

Ve yalnızlık üzerine bir söz..

Yalnızlık; yıllar sonra tekrar karşılaşıp uzun uzun konuşmak kendinle… ~Özgür Gümüşsoy

 Bu yazıyı beğendiyseniz, yalnızlık üzerine şu yazıları da beğeneceksiniz:

Yalnızlık Ciddi Bir Problemdir

Yalnızlıktan Muzdarip Gençler

 

5 thoughts on “Yalnız Olmak ve Yalnız Hissetmek”

  1. çağın sorununu çok incelikle irdelemişşin, bugün hissetmesek de bir gün yaşayabileceğimiz bir olguyla ilgili çözümler de yazının içerğinde mevcut, tebrikler ve teşekkürler.

  2. Ozaman ben bunalımın geldiği en son noktayım. Yalnızlık içime işlemiş gibi. Sinemaya tek başına gitmek gibi. Etrafında bugün nasılsın diye soracak birisinin olmaması, sabahları günaydın diyecek birisinin olmaması insanı bitiriyor. Sevmekten korkmak gibi yalnızlık. Çünkü herkesin gideceği düşüncesi içinizi yer. Beni benden başkasıda anlayamaz tabi. Bazen diyorum madem böyle olacaktım neden geldimki dünyaya.

  3. Etrafınızdaki insanların size yok gibi davranmasıda bir yalnızlıktır ve bu en kötüsüdür.

  4. sevgili yapiyorum ama bi sure sonra yanliz kalmak istiyorum napicam ben 2 iliskimdede bu oldu

Comments are closed.