Hormonlar, Beyin Hücreleri, Depresyon


Depresyonla ilgili en yeni çalışma biraz şaibeli. Deney fareleri üzerinde yapılan bu çalışmaya göre depresyon beyinden salgılanan hormonlardan değil, hücreler arasındaki anormal sinyallerden meydana geliyor.

Bu çalışmaya göre beyin hücreleri arasındaki iletişim bozukluğu depresyona sebebiyet veriyor. Dolayısıyla daha önce inanıldığı gibi hormonal bir bozukluk olmaktan çıkıyor ve depresyona bakış açısının değiştirilmesi gerekiyor.

Bu çalışma şaibeli ama hokus pokus değil, sonuçlar Nature Neuroscience dergisinde yayınlandı.

Prozac, Zoloft ve Celexa gibi ilaçlar depresyonu iyileştirmek için kullanılıyor ve bu ilaçlar hücreler tarafından emilen serotonin hormonunun beyinde yoğunlaşmasını sağlıyor. Yalnız adı geçen ilaçlar her depresyonluya iyi gelmiyor.

Dünya Sağlık Örgütünün istatistiklerine göre 2020 itibariyle depresyon “hayatı engelleyen bozukluklar” kategorisinde ikinci sıraya yükselmiş olacak.  Depresyon intiharlara ve cinayetlere risk faktörü oluşturuyor.

Çalışma sonuçlarına göre depresif beyinde bulanan serotonin düzeyinin stresle ilgisi yok, ama beyinde oluşması beklenen uyarıcı bağlantılarla ilgisi var. Ayrıca çalışma sonuçları serotonin hormonunun uyarıcı bağlantıları güçlendirdiğini de ortaya çıkardı.

Uzmanlara göre beyin hücreleri arasındaki iletişimi sürdürmek; “öğrenmek ve hafıza fonkisyonlarının işleyişi” için gerekli. Bu çalışmanın sonuçları, depresif insanlarda odaklanma, ayrıntıları hatırlama ve karar verebilme zorluklarını beyin hücreleri arasındaki uyarıcı iletişimin eksikliğine bağlıyor.

Araştırmacılar antidepresan ilaçlarının beyinde serotonin hormonunu arttırmaya yönelmesi yerine hücre bağlantılarını güçlendirmeye yönelik olması gerektiğini düşünüyor.

Bu durumda belki biraz daha araştırma yapılması gerekir ki depresyon gerçekten beyin hücreleri arasındaki bağlantının zayıflamasından mı yoksa serotonin hormonu yetersizliğinden mi meydana geliyor anlaşılabilsin.