Hayatınız gitgide nereden çıktığı belli olmayan “takipçi sapıklarla” çevrelenecek desem ne derdiniz? Maalesef dijital çağ, ‘takipçi sapıklar üreten’ bir mekanizmaya dönüşüyor. En yeni app’lerden (uygulamalardan) biri olan NameTag’e bir lakap verilmesi gerekseydi, “takipçi sapık üretme mekanizması” denebilirdi!!
NameTag isimli yeni app (uygulama) insanların yüzlerini tanımak için hazırlanmış bir yazılım. Sözüm ona amaç dünya insanlarını birbirine daha çok yaklaştırmak, daha çok bağlamak. Fakat bu app ile fotoğraflanan bir insan yüzü daha sonra sosyal medya profillerindeki fotoğraflarla eşleştirilerek kimlik bilgileri ortaya çıkarılabiliyor. Fotoğraftaki şahsın haberi olmadan, ona ait tüm kişisel bilgiler elde edilebiliyor. Böyle bir app size de sapık bir takipçi gibi geliyor mu?
Şöyle düşünelim: Çarşıda geziyorsunuz. Tanımadığınız biri sizin haberiniz olmadan fotoğrafınızı çekiyor. Ve hemen orada size ait online profillerden (Facebook, Twitter, LinkedIn, vs.) kimliğinizi tespit ediyor. Devamında isminizi, yaşınızı, telefon numaranızı, belki email adresinizi ve posta adresinizi, ilgi alanlarınızı, hobilerinizi ve sosyal medyada paylaştığınız diğer bilgileri ele geçiriyor. Ve aslında bu bilgiler sizin bilerek ve isteyerek sosyal medyada paylaştığınız şahsi bilgiler. Yani zorlama yok. Olayın korkunçluğu ise size ait bilgiye ulaşan insanın sizi daha sonra fiziksel olarak bulabilme olasılığı. Yani yaşadığınız yere gelerek rahatsızlık verme olasılığı!
NameTag bir nevi arama motoru gibi çalışıyor ama yüzünüzün fotoğrafı ile işe başlıyor. Fotoğrafınızı her türlü sosyal medyada arayıp tarıyor ve size ait bulunabilecek her türlü bilginin dökümünü yapıyor. Bu uygulama akıllı telefonlarda ve Google Glass (Google gözlüğü) gibi teknoloji ürünlerinde kullanılabiliyor.
Takipçi sapık online paylaşımlarınızdan evli veya bekar olduğunuzu anlayabiliyor. Yaptığınız her türlü paylaşıma kolayca ulaşabiliyor ki bu paylaşımlar utanç verici yazılar ya da uygunsuz fotoğraflar da olabilir. Yani public (herkese açık) yazılmış her türlü bilgiye ulaşabiliyor. Şimdilik isimlere ve adreslere adreslere ulaşılamadığı söyleniyor.. Ama unutmayın, şimdilik! Ayrıca gelir durumu, siyasi eğilim, cinsel oryantasyon gibi daha mahrem bilgilere de şimdilik ulaşılamıyor.
Eğer size ait bilgilerin paylaşılmasını istemiyorsanız NameTag app’de profil oluşturmanız gerekiyor ki engellemeniz mümkün olsun. Geldiğimiz noktaya bakın! Birileri bir app oluşturuyor. Ben ve benim gibi milyonlarca insan, kendi şahsi bilgilerini ve İnternet’te mahremiyetini korumak için o app’de bir profil oluşturmaya zorlanıyor. Ne için? Sokakta gezerken birileri fotoğraf çekip şahsi bilgilere ulaşabilir sonra gelip yaşanılan mekanda bulabilir diye! Evet, geldiğimiz nokta budur!
Yapılacak şey nedir?
- İnternet’te paylaşımlara dikkat etmek. Sonradan pişman olunacak aktivitelerden uzak durmak.
- Sosyal medya sitelerindeki profil seçeneklerini ve şahsi bilgileri yeniden gözden geçirmek.
- NameTag’de profil oluşturup, kişisel bilgilere ulaşılmasını engellemek.
Yani neymiş? NameTag (takipçi sapık üretme mekanizması) online şahsi bilgilerin hızlı ve kolay el değiştirmesine fırsat veren, insan özel yaşamını hiçe sayan bir uygulamaymış. Ve bu daha buz dağının görünen kısmıymış!
Name Tag felan.. Siz gereksiz onlayn bilgi paylaşmayın.. Aşağıdaki yazıları okuyun, paylaşın!
Sosyal Medyada Şahsi Bilgi Paylaşmak
2016 yılında siber uzay güvenliği herkesin görevidir!
Hepimiz Dijital Kaygan Zemindeyiz
Fatoş Hanım aslında bu yazınız gerçekten ama gerçek anlamda çok önemli. Ben kendi adıma yaptığım iş nedeniyle profillerimi herkese açık yapıyorum fakat bu yazınız beni biraz daha farklı düşünmeye itiyor… !!!!!!!!!!!!!!!!!!
Peki benimde unuttuğum bir çok sitede profil ve resmimin olduğu kayıtlar var. Bu kayıtları nasıl internetten kaldırabilirim sorusunu sormadan geçemeyeceğim??????????
Lütfen Kendinize İyi Bakın…
Bu konuda uzman değilim ama bildiğim kadarıyla kayıtları ve diğer yayınları kaldırmak zor ve zaman alıcı. Sizin de dediğiniz gibi nerelere kayıt olduğunuzu unutmuş olabilirsiniz..
Bu konuda bilgilerim eksik ve eski olabilir.. Yine de paylaşıyorum:
Arama motorlarından kendinizi silmek isterseniz her birine tek tek girip size ait (olabilecek her türlü) kayıt silinebilir. Arama motorları şunlar olabilir: Google, Yahoo, Bing, White Pages, Yandex, Intelius, Yahoo People Search, Acxiom People Finder, Zaba Search, vs.
Bazı durumlarda bu şirketlere faks göndermeniz ve size ait bilgilerin silinmesini talep etmeniz gerekebilir. Yani çok zor ve zaman alıcı bir iş!
Kendinizi Twitter, Faceook, Instagram, Pintrest, YouTube, Flickr, MySpace, LinkedIn, PayPal, eBay, StumbleUpon vs. gibi sitelerden silebilirsiniz; tabi eğer silmek gibi bir düşünceniz varsa. Ama bu sitelerin bazıları tamamen silmenize asla izin vermeyecektir. Hesap dondurulabilir. Oralarda yayınladığınız fotoğrafları silseniz bile önbellekte (cache) saklanan bilgileri asla silemezsiniz.
Bütün bunları yapmak için kolları sıvamadan önce her bir siteye girip kuralları teker teker okumalısınız (eğer kendinizi tamamen silmek istiyorsanız). Profillerden fotoğraf değiştirmek pek zor birşey değil ama dediğim gibi daha önce yayınladığınız yazılar/resimler/diğer görseller belki tarafınızdan silinir ama internet’te saklanmaya devam edecektir..
Geçmişte yayınladıkları şeylerden pişman olanlar için “online itibar koruma şirketleri” iş başında!! Onlar detaylı temizlik yapıyor, geride hiç iz bırakmıyorlar..
Google Yürütme Kurulu Başkanı Eric Schmidt yazdığı kitapta online itibar hakkında çok şey anlatmış.. Artık fiziksel kimliğimizden çok, online kimliğimiz önemli.. İsterseniz şu yazıya bir göz atın: https://www.fuzyonblog.com/2013/05/03/yeni-dijital-cag-eric-schmidt-ve-jared-cohen-1/