Gül mü gülümseme mi?

 

Beyaz güllere bayılırım. Saflık temizlik hissini uyandırır bende, tıpkı gelinliğe yüklenen anlam gibi.

Peki gül mü, gelinlik mi, gülümseme mi?

Kendim için cevaplıyorum:

-Gül olsa, özellikle de beyaz gül, pek güzel olur.  Gelinlik giyilir, sonrası bir sandıkta sararmaya bırakılır. Gülümseme ise, her daim sizinle birliktedir. Onu harcamaktan, kullanmaktan korkmamalı. Şöyle ağız dolusu gülebilmek nasıl da birden değiştirir havanızı.  Sevdiğiniz birini görür gülümsersiniz. Bir sözünü duyar gülümsersiniz. Telefonda sesini duyar gülümsersiniz. Bunları belki hiç düşünmeden yaparsınız ama çok da iyi yaparsınız.

Gülmenin bağışıklık ve sindirim sistemini çalıştırdığı, sinirleri ve vücudun üst kısmındaki kasları gevşetip rahatlattığı, kişinin kendine güveni sağladığı biliniyor.

Bir kahkaha bir kilo pirzola derler ya, bir kutu ilaca da bedeldir o çekinmeden, bolca kullanabileceğiniz gülüşlerimiz, kahkahalarımız.  Bir Alman atasözü de benzeri bir şey söyler: Gülmek hayatın şekeridir. 

Kısacası yakana gül takmasan da olur, yüzüne sevgi ve huzur dolu bir gülümseme takabiliyor musun, ondan haber ver. Güldüğünde görülen beyaz dişler incilerden daha değerli değil midir?

Şeker tadında bir hayatınız, şeker gibi gülüşlerinizin olması dileğiyle, keyifli bir pazar günü dilerim şimdiden.

 

Müşerref Özdaş