Hillary Clinton’a Sorulan Soru

Bildiğiniz gibi, 2016 başkanlık seçimine hazırlanan Amerika hareketli günler yaşamakta.. Her yer politika, her yer siyaset, her yer seçim kampanyası.. Bu bağlamda her an seçim tartışmalarına ait haberler ve konuşma programları yayınlanıyor. Dün akşam böyle toplantıların birinde dinleyicilerin arasından bir haham ayağa kalktı ve Hillary Clinton’a şu soruyu sordu: “Sayın Clinton, devlet başkanı seçilecek olursanız, ego ile tevazu arasındaki dengeyi sürdürebilecek misiniz?

Kısaca şunu soruyordu haham.. Politikacılar mevki sahibi olana kadar söz verir.. Fakat amaca ulaştıktan sonra sözünde duran pek azdır.. Devlet başkanlığı gibi yüksek bir mevkiye getirilecek olursanız, halkın istekleri ile kendi arzularınızı nasıl dengede tutacaksınız?

Clinton cevaben önce şöyle dedi: “Sorunuz çok manalı ama kesin bir cevap vermek zor!

Konuşmayı ve tartışmayı çok iyi beceren Clinton bu kadarla yetinmedi ve cevaplamaya devam ederek hassas dengeyi kurmak için sürekli uğraşacağını söyledi. Kim olduğunu, nereden geldiğini ve ne için o mevkide bulunduğunu hiç unutmamak için çaba harcayacağını dile getirdi. Zorda kalacak olursa, dini liderlere başvuracağına söz verdi. Bunları söyledikten sonra, sürekli dini ve manevi değerlerle yaşadığını da belirtti.

En sonunda İncil’den hep okuduğu bir kısım olduğunu ve bu bölümün hayatına yön verdiğini söyleyerek şöyle devam etti: “İnsanların şaşırmaları, yoldan çıkmaları ve yanlış yapmaları mümkündür. Bunu önlemek için sürekli şükretmek gerekir. İnsanlar bu dünyaya geldikleri için, insan oldukları için, soludukları her nefes için ve sahip oldukları şeyler için şükretmelidirler. İnsanlar yetersizliklerinin de farkında olmalı ve yetersizlikleri için dahi şükretmelidirler. İnsanın daima desteğe ve tavsiyeye ihtiyacı vardır. Eleştirileri dinlemek ve cevaplamak gerekir. Ve hep şükretmek iyi gelir insan ruhuna..”

Hillary Clinton’a sorulan soru bence de çok manalıydı. İçten ve samimi cevap ise yerli yerindeydi.. Düşünce gıdası olsun istedim bizlere..

Hilary Clinton NH Town Hall Meeting with Anderson

One thought on “Hillary Clinton’a Sorulan Soru”

  1. Şükür, sadece dilde kalirsa bir fayda sağlamaz diye düşünüyorum. Bu sebeple insanın manevi dünyasını zenginleştirmek suretiyle şukretmesi mutluluk verir. Yiyecek bir kuru ekmeginiz bile olsa paylaşabilmek gerekir. Doymam diye korkmayın Allahin yarattığı diğer insanlarla, hayvanlarla paylasin. Tanımadığınız insanlara selam verin, iyilik dileyin. Böylece yaradani sevmiş olursunuz. Mutluluğunuz artar.

Comments are closed.