Aramızda Her Şey Bitti
Duygusal enerjinin bitmesi bir şeydir, bittiğinin bilincine varılması başka birşey!!! Öyleyse derinlemesine düşünmek ve bulgulamak gerekir.. Bu ilişki sürmeli mi?
Duygusal enerjinin bitmesi bir şeydir, bittiğinin bilincine varılması başka birşey!!! Öyleyse derinlemesine düşünmek ve bulgulamak gerekir.. Bu ilişki sürmeli mi?
Maalesef hayat zorluklarla dolu. Fiyaskodan muaf değiliz. Ama sorunların üzerine gitmezsek hayat yaşanır gibi bir yer değil.. Bence.. Ya sence?
Fan Fin Son.. The End..
Tarih biziz! Tarihi bizler yazıyoruz ve yaşıyoruz.. Tarihe not düşelim.. Suçluyuz! İnsanlık olarak hepimiz olanları seyre daldık..
Yaşadıklarımızın sonucu olarak deneyim kazanıyoruz. Bazen deneyimler tortu gibi dibe çöküyor, içimizi karartıyor. Düşüncelerimizi ve davranışlarımızı karartıyor. Bazen deneyimler hayata tat katan yaşanmışlıklara dönüyor ve düşüncelerimiz ve davranışlarımız da renkleniyor.
Uzay Fabrikaları, Göktaşı Madenleri, Ay Şehirleri felan derken, teknoloji ve uzay çağı da gözümüzün önünde tarih yazıyor yakalayamayacağımız bir hızda her gün yeni düşünce ve uygulamalara sahne oluyor.
3D printer’lar plastik ötesinde titanyum, seramik, ağaç (tahta), çikolata, gümüş, altın ve daha birçok maddeyi eritip basabilmektedir. Üç boyutlu basılan evler, insansız uçan araçlar, kıyafetler, mücevherler, sofra takımları, yiyecekler, sağlık gereçleri, biyomedical cihazlar, protez uzuvlar ve son günlerde spor ayakkabısı üretilmiştir.
Dün spor salonunda egzersiz için hazırlanırken hemen yanımda benim gibi hazırlanan iki genç kadın konuşuyordu. Biri telefonunu değiştirmiş ve yeni fonksiyonlardan bahsediyordu. Öteki “Yarın bu da eskimiş olacak, yetişmemize imkan yok” dedi. Kesinlikle! Yetişemiyoruz teknolojiye!
Sır değil, ‘House of Cards’ entrikalardan ibaret bir dizidir.. Bu dizide olay şudur: Hikaye uydurmak ve gündem yaratmak ve kalabalıkları yalana inandırmak. Bizim de Netflix dizisi House of Cards’dan öğreneceğimiz bir iki şey var elbet!
1950 yılından bu yana yapılan tüm Sindirella filmlerinde verilen mesaj şuydu: Güzel olmak ve herkesin özeneceği bir evlilik yapmak! Peki ya 2015 yılının külkedisinde mesaj nedir?
Ne çok kitap var.. Ne yetersiz zaman! Çoğumuz bu zaman darlığında seçerek okuruz.. Peki ya neden kitap okuruz?
Bugün film şirketi hacklenir. Ama yarın nükleer santraller, uzaya gönderilen uydular, su kaynakları, tohum depoları, diğer santraller ve diğer herşey hacklenebilir. Dijital olan herşey hacklenebilir. Korku içinde yaşama çağındayız..
Rüya tabiri ne olursa olsun bu Kızılderili Atasözü sizinle olsun: “Geceler rüya görmek içindir… Gündüzler ise onların gerçek olmadığını anlamak için.”