Şükretmek için ille de kötü birşey olmasını beklemek niye? Aldığımız her nefes şükür gerektirmiyor mu? Şükür ile anı yaşıyoruz. Şükür ile hayatta olduğumuzun bilincine varıyoruz. Şükür ile insan olduğumuzun ayırdında oluyoruz. Şükretmeye başlayanlar ruhlarını uyandırıyorlar ve daha uyanık yaşıyorlar.
FOMO olmuşsun.. Sosyal medyada neleri kaçırdığını düşündükçe endişe sahibi olmuşsun. Depresyona girmişsin.. Üzgünüz ama sosyal medyada olanı biteni kaçırsan ne, kaçırmasan ne? Değer mi?
Nelere teşekkür borcumuz var? Bazen sahip olmadığımız şeylere kilitlenmekten, sahip olduklarımızın farkına varmıyoruz. Bize verilen bazı şeylere şükran borcumuzu unutuyoruz.
En yeni çalışmalardan biri 30+ yaş grubundakilerin mutsuz olduğunu bulguladı. Peki nasıl mutlu oluruz?
Özgüven; durdurulamazlık hissi ile korkaklık arasındaki farktır. Bu farkı önce biz hissetmeliyiz ki duruşumuzu ona göre ayarlayalım ve dünyaya kendimizi ona göre gösterelim.
Değişik ülkelerden sefere çıkmış yüz binlerce mülteciye kolaylıklar diliyorum. Umarım en kısa zamanda “evim” diyebilecekleri birer yurt bulurlar.
Kalp krizi geçirmiş kişilere hekimlerin verebileceği en iyi tavsiye bağışlamayı öğrenmeleridir. Bağışlayıcı olmak ve öfkeyi azaltmak sağlık için doğru seçimlerdir.
Benim dualarım var. Dualarımda binlerce şükürlerim var.. Sizin şükürleriniz hangi formdadır?
Sosyal medyadan uzaklaş, parklara, piknik alanlarına, ormanlara, plajlara, çay bahçelerine, manzaraya gel yaklaş! Sanal arkadaşların peşinden koşmak yerine, gerçek olanları elde tutmaya çalış! Biliyoruz ki sanal arkadaşlar bugün var yarın yok. Oysa gerçek dostlar yıldızlar gibidir, görünmediklerinde bile oradadırlar.
Biri size “Mutluluk için ne gerekir?” derse, bu 12 maddeyi anlatın. Paylaştıkça, mutluluk büyüsün.
Bazen yazılarımı kendimi telkin etmek icin yazıyorum. Harmoni başlıklı yazım da bana, kendimi ve yaşamımı düzene koymam için yazılmıştır. Belki başkaları için de faydalı olur.
Hep iyi bir gün, iyi bir yaşam, iyi bir tatil, iyi bir iş beklerken yaşam parmaklarımızın arasından kaçıp gidiyor.