Düş Kırgınları – Mehmet Eroğlu ile Söyleşi

İnsan 100 birim ise 10luk kısmı okudukları, 90lık kısmı hayat birikimleri, sanat ve edebiyattır.  ~ Mehmet Eroğlu

 

Özgün yazar Mehmet Eroğlu ile keyifli bir kitap kulübü toplantısında Düş Kırgınları romanı üzerine söyleştik. Okuyucularını kırmayıp Skype vasıtasıyla online söyleşiyi kabul eden mütevazi yazar, okuyucularini kelimelerin, satırların, paragrafların derin deryasına daldırıp; hüzün, aşk, sevgi, kadın, erkek, siyaset, sanat ve edebiyat lebideryasında düşüncelere yöneltti. Böyle az bulunur bir toplantıda bulunabildiğim için çok şanslıyım.

 

Online buluşma sırasında üyeler yazara sorularını sordu ya da kitapla ilgili düşüncelerini paylaştılar. Her soru ve yorum karşılığında Mehmet Eroğlu beklentilerimizin ötesinde, büyük bir açık yüreklilikle bizleri cevaplayarak birikimlerinden nasiplendirdi. Aldığım notlardan seçtiklerimi sizlerle paylaşmak istiyorum ki hep birlikte zenginleşelim.

 

Mehmet Eroğlu’nun, türüne az rastlanır cinsten betimlemeri bana göre kaydedilmeye, zaman zaman çıkarılıp okunmaya değer sözlerdir. Betimlemelerini sıradışı bulurum ve her birinde içime değen bir yan olduğunu düşünürüm. Oysa herkes benim gibi düşünmek zorunda değil! Okuyuculardan biri yazarın betimlemelerde neden fazlaca beylik sözler kullanmış olduğunu sordu. Eroğlu cevaben “roman bir konuya başkalarının baktığından farklı bakabilmektir” dedi. Düş Kırgınları romanında aşk ve sevgi işlendiğini, romanın trajedi ve gayrimeşruluk içerdiğini anlattı. Yarattığı kurgunun da, aşkı ve sevgiyi anlatmak için kullandığı o beylik sözlerin de kendisine ait olduğunu, kendi tarzı olduğunu söyleyerek soruyu cevapladı.

 

Aramızda yazmayı sevenler ve daha iyi yazmayı hedefleyenler olduğunu belirterek yazma becerilerinin nasıl iyileştirileceğini sorduğumuzda yazar ilk şartın okumak olduğunu söyledi. İkinci şart okurken seçici davranmaktır, yani rastgele okumak yerine yazar okunmalıdır dedi. Üçüncü şartın sistematik okumak olduğunu belirten yazar okumayı belli bir temele oturtmak gerektiğinden bahsetti. Örneğin bazı klasikleri okumadan birçok başka kitabı anlamanın ya da zevk almanın mümkün olmayabileceğinden söz etti. Kitap okurken çok satanların peşinden gitmenin her zaman doyurucu sonuçlar vermeyebileceğini söyledi.

 

Yazı yazmak öğretilmez diyen Eroğlu, yazmanın herşeyden önce insanın kendisini itiraf edebilmesidir dedi. Yazmak isteyenin herkesin önünde korkusuzca, bütün çıplaklığıyla, tamamen kendisi olarak bulunabilmenin gerekliliğinden bahsetti. Yazarlığa soyunan kişinin yazacak ve paylaşacak şeylerinin olması gerektiğinin üzerinde durdu. Yazmayı seven insanın içinde bir itici güç olmalı diyen yazar, acıların, pişmanlıkların ve zaafların yazma becerisinde artı puanlar olduğunu söyledi. Bir iki metin yazmakla yazar olunamayacağını, yazmanın bir yaşam biçimi olması gerektiğini ve dürtünün sürekli insanın içinden gelmesi gerektiğini belirtti.

 

Eroğlu kitap okurken üç şeye baktığını söyledi. Bunlardan birincisi kitabın dili, ikincisi ne anlattığı ve üçüncüsü nasıl anlattığı. Eğer üç sayfada bir birkaç cümlenin altını çizmiyorsa o kitabı sonuna kadar okumayabileceğini dile getirdi. Bizlere de okurken seçici olmamızı öğütledi.

 

Düş Kırgınları romanının baş kahramanı Kuzey’in içsel yolculuğunun değişik bir yöntemle ele alındığını vurgulayan bir kulüp üyesine verdiği cevapta Eroğlu, bu tespitin çok doğru olduğunu söyledi. Kuzey karakterinin romanda kendi kendine konuşmasının yazarın kendisine ait bir kurgu öğesi olduğunu anlatan Eroğlu, bu yöntemle karakterin hakiki bir kişiliğe büründüğünu söyledi. Ayrıca roman dünyasının gerçek dünya hızıyla akması sağlanırken, temponun sürekliliği de korunmuş oluyor dedi.

 

Yazarla kısa ama hacimli söyleşimiz bizlere zenginlik kattı. Umarım bu yazıyla pozitif bir değer sizlere de ulaşır. Hepimizin hayattan, sanattan ve edebiyattan kendimizce tadlar alması, paylaşımın bol olması ve dolayısıyla sürekli zenginleşmemiz dileğiyle.

 

 

2 thoughts on “Düş Kırgınları – Mehmet Eroğlu ile Söyleşi”

  1. Mütevazi değil! MUTEVAZI olacak… Her şeyi bir kenara bırakıp önce bunda anlaşalım!..

  2. Sevgili Fatos,
    Mehmet beyin toplantisinda kitap yazmak isteyen sizdiniz deglimi? Yukaridaki yazilarinizi okuyunca gercekten siz kitap yazabilirsiniz ve anlatiminiz cooooooooook guzel.. Hatta okudugum bazi kitap yazarlarindan cok daha iyi. O yazarlar bir kac kitap yazmis bile olsalar… Cok begendim anlatiminizi. Edebiyat guzel . cok renkli yazim, Edebiyattaki makyaji yerine gore kullaniyorsunuz.. Boyle yazmis oldugunuz notlariniz var ise okumaktan zevk alirim.
    Sevgiler.. saygilar…
    Selma

Comments are closed.