Savaş Alanında Doğum Deformiteleri

Çevre Kirliliği ve Toksikoloji Bülteninde yayınlanan bir rapora göre, 2003 yılında İngiltere ve ABD tarafından savaş alanında kullanılan silahlar doğum deformitelerinde (sakatlıklarında) artışa neden oldu.

Bu araştırma Michigan Üniversitesi Halk Sağlığı Okulunda gerçekleştirildi.

İngiltere’de yayınlanan The Independent gazetesi de bu rapora yer verdi. Gazete, Irak’ta 2007 ile 2010 arasındaki hamileliklerde yaşanan düşük oranlarına, civa ve kurşunun yarattığı çevre kirliliğine, toksik madde seviyesindeki telaşlandırıcı seviyelere ve dolayısıyla doğumla gelen sakatlıklara değindi. Bu sakatlıklar temel olarak; doğuştan kalp rahatsızlıkları, beyin özürleri ve gelişmemiş bebek organları gibi olumsuzlukları içeriyor.

Çalışmada görev alan araştırmacılar “ikna edici deliller” bulunduğunu ve Irak’ta artan bebek deformitelerinin, düşüklerin ve ölü doğumların nedeninin 2003’teki militer (askeri) saldırılar olduğunu söylüyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de Irak’ta araştırmalar sürdürüyor ve toksik (zehirli) maddelerin aileler ve bebekler üzerinde etkisini tespit etmeye çalışıyor. The Huffington Post gazetesi, belirleme çalışmalarının özellikle Fallujah (Felluce) şehrini mercek altına aldığını çünkü 2003 senesindeki bombardmanın en çok bu şehri etkilediğini söylüyor. DSÖ’nün raporu gelecek hafta yayınlanacak. Bu raporun Irak savaşından sonra doğumlarda görülen deformite (sakatlıklar) konusunda detaylı açıklama yapacağı ve bulguların dramatik olacağı düşünülüyor.

Michigan Üniversitesinde yapılan çalışmanın sonuçları 2007 ile 2010 arasında doğan bebeklerin yarısından fazlasının deformite ile doğduğunu, savaş öncesi rakamlarla karşılaştırıldığında 10 kat fazla sakatlık gözlemlendiğini açıklıyor!

El Arabiya raporuna göre Felluce’de toplanan çevresel örneklerde toksik maddelere rastlandı. Deformite ile doğan bebeklerin saçında görülen kurşun oranı, normal bebeklerinkinden 5 kat fazla gözlemlendi. Felluce, 8 yıl önce burada bulunan 4 Amerikan güvenlik görevlisinin öldürülmesi üzerine ABD ordusu tarafından bombardmana tabi tutulmuştu. El Arabiya raporunda, bu saldırıdan yedi ay sonra gerçekleştirilen ikinci Amerikan bombardmanında fosforlu mermiler kullanıldığının itiraf edildiğini bildiriliyor.

El Cezire raporuna göre bombardmanda kullanılan silahlar nedeniyle çevreye nüfuz eden (bizmut, uranyum ve civa gibi) kimyasal maddelerle gebeliklerde görülen düşükler, ölü doğumlar, anormallikler ve deformiteler tamammen bağlantılı!

İngiliz The Independent gazetesinde, Amerikan Savunma Bakanlığından gelen açıklamaya da yer verildi. Bu açıklamaya göre Amerikan Ordusunun Basra ve Felluce’de doğum deformitelerinin yükseldiğine dair bilgiye sahip olmadığı belirtiliyor. Ortak saldırı sırasında Amerikan Ordusunun veya diğerlerinin cephaneliğinde civa, kurşun veya fosfor gibi maddelerin olmadığı bildiriliyor.

Amerikan Ordusunun savaş alanlarında halk sağlığı konusunu çok ciddiye aldığı anlatılan açıklamada, patlamamış maddelerin veya geliştirilmiş patlayıcıların halk için riziko içerdiği ve bunun bilinen birşey olduğu anlatılıyor.
Savaş alanında kimyasal silahlara maruz kalan ailelerin bebeklerinde öyle anormallikler görülmekteymiş ki, bunların medikal (tıbbi) literatürde ismi bile yokmuş.

Michigan Üniversitesi araştırmacılarının dediği gibi, bu doğum deformiteleri, ABD ve İngiliz ordularının kullandığı kimyasal silahlardan mı saçılmıstır dersiniz? Bir soru: Musul, bir Felluce olabilir mi?