Geri Dönüşüm Damardan


“Geri dönüşüm damardan” nedir? diye sorduğunuzu duyar gibiyim!

Ben orta-yüksek gelir sınıfına ait bir ailede yetiştirildim. Öyle olmasına rağmen evde herşey sadece gerektiği kadar kullanılırdı; yeniden kullanılırdı; yaşamını dolduran eşyalar bir başka formda tekrar kullanılırdı; tamir edilerek kullanılırdı. Kısacası cocuklugumda geri dönüşümün annem ve babam tarafından icat edildiğini sanırdım! “Geri dönüşüm damardan” işte öyle bir şeydir!

Kısaca hayat felsefemiz “Yeniden kullan, azalt, geri dönüşüm yap, tamir et!” şeklinde açıklanabilir.

O zamanlar annem ve babam bu davaranışa iktisat ya da idare derlerdi. Şimdi de iktisatlı bir davranış ama yeni ismi oldukça  sükseli: geri dönüşüm.

Geridönüşüm denen olgu bana ve kardeşlerime çok erken yaşlarda öğretildi. Evimizde eşyaların geridönüşüme girmesine ve mümkün olduğunca az çöp çıkarılması bir seçenek değil, mecburitetti! Buna dair birçok örnek verebilirim. Ama burada bir tanesinden bahsedip, bir de yaklaşan yeni yıl için iktisalı bir hediye fikri paylaşacağım.

Önce evimizde mümkün olduğunca az çöp çıkarılmasına dair bir örnek vereyim:

Okul çocukları her yıl yeni gereçler alarak okula başlar. Bize de okul yılı başında yeni gereçler alınırdı, ama evde yapılabilecek hiç birşey dışardan satın alınmazdı. Örneğin, eğer geçen yıldan kalmış pergel, gönye, beslenme çantası, okul çantası, atlas, vs. kullanılabilecek durumdaysa asla yeniden alınmaz eskiler kullanılırdı. Yeni ayakkabı alınırdı ama gerek var mı yok mu diye iyice test ediliridi. Eğer ayağım büyümemişse botlarım ve çizmelerim elden geçirilip tamir edildikten sonra tekrar kullanılırdı. Küçülmüş mantolarım küçük kız kardeşime giydirilirdi. Herkes bilir bunu, değil mi?

Bu linke de TIKLA! Yiyecek israf etmeyelim!

Annem ve babam sürekli geridönüşüm, azaltma, tamir ve tekrar kullanma fikirleri üretirlerdi. Bunlardan biri babamın eskimiş kravatlarının bizim okul çantamızda yeniden hayat bulmasıydı.

Babamın, çoğu modası geçmiş ,dolapta bekleyen, renkli kıravatları ben ve kardeşlerim için birer kalemlik olurdu. Öyle gösterişli ve çizgi dışı kalem kutuları haline dönüşürlerdi  ki birçok arkadaşımız yeni bir ürün zannederek çarşıdan almaya özenirdi. Hatta bazı arkadaşlarıma kıravattan kalemlik bile satmıştım. Ne girişimcilik ruhu ama!  Dikiş dikmeyi bilsem bugün böyle hediyeler yaparak dağıtmak isterdim. Onun yerine yeni yılda, doğum gününde ya da diğer bir özel günde küçük kızlara verilebilecek ucuz ve geridönüşüme girmiş bir armağan fikri paylaşmak istiyorum.

Plastik su şişelerinin üzerindeki kağıdı çıkarıp yıkayalım, kurutalım. İçine boncuklar dolduralım. Kolye, küpe, bilezik yapmyı seven küçük kızlara yeni yılda veya herhangi bir vesile ile armağan olarak verelim. Böyle bir hediye çocuğa geridönüşüm fikrini aşılarken telefonda mesajlaşmaktan biraz olsun uzaklaştırarak elişi yapmaya da özendirebilir.

Benim zamanının ötesinde yaşamış ve yaşatmış annem ve babamın yıllar önceki geridönüşüm girişimleri şimdi moda akımı halini aldı. Geridönüşüm sokağı, geridönüşüm mahallesi, geridönüşüm kahvehanesi, geridönüşüm orada şurada burada.. Bunlar tabi ki güzel şeyler!

Geri dönüşüme ait diğer yazılarım:

Çöpe giden, yenilebilir haldeki, yiyecekler..
Yan Masadan Tatlılar
Mutfak Tezgahında Kompost
Kurutulmuş Elma Dilimleri

 

3 thoughts on “Geri Dönüşüm Damardan”

  1. KURBAN BAYRAMINIZ VE
    CUMHURİYET BAYRAMINIZ
    KUTLU OLSUN.

    Kim olduğumuzu hatırlama zamanı şimdi.
    Bu muazzam bir süreçtir. Kayıtsız kalınacak zaman kalmadı. Etrafımızdaki duvarlar parçalanıp yıkıldığında, İnsanlığı esaret altında tutan duvarlarla aynı olduklarını göreceğiz.
    Biz yüce bir şey bileni arıyoruz. Sonunda hepimizin büyük bir ailenin bireyleri olduğumuzu keşfedeceğiz.
    İntikam yerine, affetmenin güzelliğini keşfedeceğiz.
    Öç almak yerine, arayı bulmanın barışseverliğini keşfedeceğiz.
    Birlik olmak, birlikte büyümek ve güçlenmenin hazzını duyacağız.
    Cehaleti yok etmek sevgi ve saygıyı yaygınlaştırmakla sevineceğiz.
    Bireye eziyet edenin, bunu cehaletten yaptığını bilerek eğitime alacağız.
    Adil davranışları yaygınlaştırmak, suretiyle hakkın yerini bulmasına katkıda bulunacağız.
    Kalbimizin derinliklerinde olan bağışlamayı bulduğumuzda her şeyin güzelliğini fark edeceğiz.
    Hayatın kıymetli olduğunu, geçen anın bir daha geri gelmeyeceğini bilerek

    UYANMALIYIZ.
    Gözlerimizi açmalıyız.
    Kalbimizi açmalıyız.
    Sevgiyi seçmeliyiz.
    Zaman geçirmeden HEMEN ŞİMDİ.

    Atatürk ve bu vatanı canlarını vererek bize bahşeden şehitlerimizin ruhları şad olsun.
    Bayramınız kutlu olsun

    Yusuf YAMAN

  2. Fatoş Hanım,

    Benim elimde de eşimin kullanmadığı kravatlar var, keşke nasıl kalemlik yapıldığını izah edebilseniz , bende onları değerlendirsem.

    Sevgiler ,

    Hülya

    1. Hmmm… Ben bunu annemden ogreneyim.. Tabi ki kalemliklerin seklini cok iyi hatirliyorum ama nasil dikildigini bilmeme imkan yok :-\
      Annemden ogrenebilirsem burada paylasmak isterim..
      Esenlikler,
      Fatos

Comments are closed.