Monosodyum glutamat (MSG) hakkında neler biliyoruz?

MSG Çin yemeklerine koyulan ve lezzetlerin belirginleşmesine yarayan madde olarak bilinse de bu beyaz toz sadece uzak doğu yemeklerinde bulunmuyor. Tatları derinleştiren ve bağımlılık yapan MSG diğer birçok gıda maddesinde de bulunuyor. Örneğin dondurulmuş yiyecekler, hazır çorbalar, çipsler, et suyu (buyon), konserveler, sosis, salam gibi prosesten geçmiş (fazlaca işlemden geçmiş) etlerde ve salata soslarında da tat arttırıcı olarak kullanılıyor. Unutmadan ekleyelim! Fast Food (ayaküstü) yiyecekler de MSG deposudur!

MSG denilen bu maddenin en büyük özelliği tatlıları daha tatlı, tuzluyu daha lezzetli, ekşiyi daha çekici yapması ve girdiği her gıda maddesini pür lezzet haline getirerek tüketiciyi kendisine bağlamasıdır.

MSG bir anlamda şaibeli bir katkı maddesidir çünkü bir yandan tatları belirginleştirmekte diğer yandan sağlığa zarar vermektedir. En yeni çalışmalardan biri MSG’nin uyku bozukluklarına ve horlamaya neden olduğunu ortaya çıkardı ve Nutrition dergisinde yayınlandı. 2010’da yapılan bir çalışma Cephalalgia dergisinde yayınlanmıştı ve MSG ile başağrısı arasında bağlantı bulmuştu. Aynı çalışma MSG’nin sistolik kan basıncını da artırdığını kanıtlamıştı.

Kesinlik olmasa da, MSG’nin neden olabileceği sağlık sorunları şu şekilde sıralanabilir:

• Başağrısı
• Ani terlemeler
• Kızarmalar
• Kasılmalar
• Uyuşukluk, karıncalanma, yüzde ve boyunda yanma hissi
• Ani ve hızlı kalp çarpması
• Göğüs ağrısı
• Mide bulantısı

MSG’den uzak kalmanın en kesin yöntemi ev yemeği yemektir çünkü hazır ve prosesten geçmiş ürünlerde MSG katkı maddesinin bulunma olasılığı vardır. Oysa evde yapılan yemeklerde  kullanılan ürünleri biliyoruz. Ayrıca yiyecekleri mümkün olduğunca doğal formunda yemek de bir çözümdür ki böyle yiyeceklerde ne kimyasal ne de başka türlü katkı maddesi olma olasılığı yoktur.