Filistin ve İsrail ders kitaplarında neler yazıyor?
Bir çalışma düşünün: Kudüs’te konuşlanmış bulunan Council of Religious Institutions of the Holy Land ve Amerika’nın Yale Üniversitesinden bilimadamları ve araştırmacılarının ortak çalışması olsun.
Çalışmanın içeriği Filistin ve İsrail okullarında okutulan ders kitapları. Bu çalışma 2009 yılında başlatılmış; amaç Filistin ve İsrail ders kitaplarında iki milliyetin birbirine bakış açısını değerlendirmek. Sonuçlara göre Filistinliler ve İsrailliler kitaplarda birbirlierinin varlığını görmezden gelmiyor veya biri diğerini insanlık dışı olarak göstermiyor.
Toplam 57 sayfalık bir raporla açıklanan sonuçlar 74 İsrail, 94 Filistin ilköğretim okul kitabını kapsıyor. İsrail kitapları laik devlet okullarından, Filistin kitapları da hükümet kontrolündeki okulların kitaplarından oluşuyor. Ayrıca Filistin kitapları içinde 6 İslam okulunun görüşleri de temsil edilmiş. İsrail kitaplarından toplam 2,188 bölüm incelenirken Filistin kitaplarından 960 bölüm detaylı olarak gözden geçirilmiş.
Çalışma sonuçlarına göre iki taraf birbirini yoksaymıyor ve insanlık dışı olarak nitelemiyor. Ancak her iki tarafın kitaplarında da karşı taraf düşman olarak gösteriliyor. Yapmış oldukları düşmanca davranışlar tarih sırasına göre sıralanıyor. Ayrıca çalışma sonucları, tarafların okul kitaplarında ekonomi, din ve kültürlere ait eksik bilgi olduğuna ve görsellerin yetersizliğine de değinmiş . Kısaca okul kitaplarında her iki taraf da kendini mağdur ilan ediyor. Sonuçlar İsrailliler tarafından “hayal kırıklığı” olarak niteleniyor çünkü sonuçların taraflı bir gözle yayınlandığı düşünülüyor.Öyle görünüyor ki İsrailliler sonuçlardan dolayı hayal kırıklığı yaşıyor, çalışmayı yapanlar da onca emek ve zaman harcanmasına rağmen çalışma sonuçlarının hiçe sayılması nedeniyle mutsuz!
Bu konuda benim iki kuruşluk düşünceme gelince.. Çalışma sonuçları tarafların gözünde anlamlı olabilir veya olmayabilir ama sonuçta böyle bir çalışmaya zaman ayırılmış. Belki derlenen belgeler ve bulunan sonuçlar kabul görür, belki bir başka komisyon tarafından tekrar gözden geçirilir. Benim sorunum başka! Amerikan ilköğretim ve lise sosyal bilgiler ders kitaplarının da incelenmesini isterim! Türk-Ermeni sorunu göz önünde bulundurulduğunda bütün kitaplar Türkleri azılı katil, şahsiyetsiz ve hunhar gösterilirken Ermeniler daima mağdur milliyet durumunda. Kitaplarda Türkler oldukça negatif bir dille anlatılıyor ve de bu politika yıllardır uygulanıyor. Yale Üniversitesi ya da başka bir üniversite ile böyle bir çalışmanın başlatılmasını ve Amerikan okullarında okutulan sosyal bilgiler kitaplarındaki Türk-Ermeni konularına tarafsız bir bakış getirilmesini talep ediyorum. Kitapların çoğunda gösterilen resimler, çizilen haritalar, savaşta ölen Ermenilerin sayısı sistematik olarak çarpıtılmıştır!
Filistin ve İsrail ders kitaplarında neler yazıyor? düşüncesinden çıkarak Ameikan okullarında okutulan sosyal bilgiler kitapları da incelenebilir mi dersiniz?
Türkiye’de bugün önemli bir barış açıklamasının yapıldığı olaysız bir Nevruz yaşandı. İyi bir noktaya dikkat çekmişsiniz. Bizim bir dönem Yunanıstan için benzer olan durumlar biraz düzeltildi. Artık il ve ilçe kurtuluş günlerimizde Yunan askeri girmiş figüranları vb öldürmüyoruz. Kitaplarda da değişiklik oldu. Yunan tarafını bilmiyorum. ABD ile Türkiye kitapları araştırması önerinize Türkiye ve Ermenistan kitapları araştırmasını da eklemeyiz.
Almanya ve Fransa tarih boyunca birbirleriyle çatışmışlardır, savaş yapmışlardır. İkinci dünya savaşı sonrasında bu iki ülkenin artık birbirleriyle çatışmamaları için zamanın Almanya Başbakanı Konrad Adenauer ve Fransanın Başkanı Charles DeGaule ilk olarak iki tarafın okul kitaplarındaki birbirini suçlayan, düşman gösteren kısımların ayıklanmasıyla başladılar. Daha sonra çeşitli gençlik kaynaşması programları gerçekleştirldi ve sonuçta bu çabalardan 50 sene sonra Almanya Fransa Avrupa’da birbirine kenetlenmiş iki ülke oldular. Avrupa Birliği ile ilgili kuralların otortulmasında bu iki ülke öncü rol oynamaktadır. Türkiye-Yunanistan, Türkiye-Ermenistan aralarında da benzer çabalara ihtiyaç olduğunu söyleyebilirz.