İyi, Güzel, Çirkin, Selfie


Selfie (özçekim) çekmek ne kolay! Telefonu ya da kamerayı yükseklerde bir açıdan yüzünün en beğendiğin tarafına tut, gözleri daha büyük, elmacık kemikleri daha çıkık göster ve düğmeye bas. Sonuç iyi olabilir, güzel olabilir, çirkin de olabilir. Başka neler olabilir?

Son zamanlarda, özellikle ünlülerin çektiği selfie fotoğraflar mükemmeleşti. Mükemmelşirken sayıca çoğaldı da.. An itibariyle 31 milyon Instagram fotoğrafının #selfie hashtagı ile etiketlendiği biliniyor. Pew Araştırma Enstitüsünün yaptığı araştırmaya göre 13-19 yaş grubundaki Amerikan gençliğinin yüzde 91’i selfie yayınladıklarını söylüyor. Miley Cyrus, Rihanna ve Justin Bieber de selfie düşkünü ünlüler.

Aslına bakarsanız, Selfie denen şey geçici bir trend değil. Mars’a gönderilen rover bile selfie çekme yeteneğine sahip, öyleyse selfieler kalıcı!

Öyleyse hepimiz selfie dolu hayatlarımızı da gözden geçirmek zorundayız çünkü bu kültüre hep birlikte yön veriyoruz.

Eskiden modellerin fotoğraflarına bakardık, ama selfieler moda olduktan sonra tanımadığımız insanların fotoğraflarını da yakından inceler olduk. Belki de gerçek insan selfieleri öyle arttı ki, model fotoğraflarının sayısı gerilerde kaldı.

Selfieler, çektiğimiz imajı kontrol etmeye yarıyor. Toplu fotoğraflarda, fotoğrafçının ya da başkasının çektiği fotoğraflarda kendimizi beğenmeyebiliyoruz.. Oysa selfie ile en beğendiğimiz halimizi çekebiliyoruz. Tekrar tekrar, beğenene kadar, çekiyoruz.

 

Neden selfie çekilir?

Çok güzel göründüğümüzü hissettiğimizde, o anı sabitlemek için çekilir. Yani bir anlamda kendimize olan güveni yenilemek için kullanılır. Selfieler kendimizde kaldığı sürece özgüven konusunda sorun olmaz. Ama kilolarca selfie çekerek, tonlarca onlayn paylaşım yaparsak, karşı taraftan, takipçilerimizden, arkadaşlarımızdan tastik bekleriz. Ve tastik aslında kim olduğumuzdan çok, neye benzediğimiz üzerine oturtulmuştur. Selfielere yorum ve beğeni gelmezse güven de azalır. Ya da tam tersi olur.

Çoğumuz aynı insana ait yüzlerce selfie görmek istemeyiz. “Bu selfie sahibinin hayatında, görüntüsünden önemli birşey yok mu acaba?” diye düşündüğümüz olur..  Belki de sığ bir insanı takip ettiğimizi düşünürüz. Özgüven sorunsalı olup olmadığını sorgular dururuz. “Selfie bağımlısı mı acaba” diye düşünmeden de edemeyiz..

Selfie kültürü diye birşey varsa eğer, bağımlılık yaratmamalı. Eğer bağımlılık yaratacaksa, şimdiden kontrol yönteleri öğrenilmeli.. Günde 2 selfieden fazla yayınlamamak gibi.. Bu aslında takipçiler için de iyi birşey olur, saygılı bir davranış olur çünkü bir insana ait 10 adet selfieyi peşpeşe görmeyi hiç birimiz istemeyiz!

Selfie kültürünü hep birlikte şekillendiriyoruz. Şu sorulara cevap vermek zorundayız: “Selfie çekiyorum çünkü eğleniyorum” mu diyorsunuz? Yoksa, “Selfie çekiyorum çünkü insanlardan yorum ve beğeni bekliyorum” mu diyorsunuz? Selfie ciddi birşey değildir. Selfie eğlencedir. Büyütmeye gerek yok. Önemli olan şu: Sosyal medyada paylaştığımız herşey bize ait mesajlar veriyor. Yani nasıl göründüğümüzü yine biz kendimiz kontrol ediyoruz.

Selfie fotoğraflar iyi ve güzel olabilir. Çirkin de olabilir. Ama hayatta selfielerden daha değerli fotoğraflar da var.. Geziler gibi, kitaplar gibi, gönüllü işler gibi, dizayn çalışmaları gibi, innovasyon fikirleri gibi, motivasyon gibi.. Tüm yumurtalarınızı selfie sepetine yerleştirmeyin! Son zamanlarda groupie denen fotolar moda.. Güle güle selfie.. Hoşgeldin groupie..