Açlık, Kıtlık, Yokluk



Mayıs 2014 Yiyecek Fiyat İndeksine göre uluslararası yiyecek fiyatları Ocak ayından bu yana yüzde 4 oranında yükseldi. Bu yükseliş dikkatleri, şimdiye kadar görmezden gelinen “açlık, kıtlık ve yokluk ile bağlantılı savaşlar” konusuna çevirdi.

Küresel olarak gözlemlendiğinde Ocak-Nisan 2014 sürecinde tahıl fiyatları yüzde 18, mısır fiyatları ise yüzde 12 oranında artış gösterdi.

Dünya Bankası tarafından yayınlanan bilgiye göre yiyecek fiyatlarına görülen artışın üç belirgin nedeni var:

  • Çin’de birden artan yiyecek talebi
  • Amerika’da son yıllarda görülen kuraklık ve beklentilerin altındaki tahıl üretimi
  • Dünya tahıl ambarı olarak bilinen Ukrayna’nın Rusya ile yaşadığı sorunlar

Artan yiyecek fiyatlarının küresel boyutta ayaklanmalara ve çatışmalara yol açacağı bildiriliyor. Dünya Bankasının raporlarına göre 2007’den bu yana toplam 37 ülkede 51 ayaklanma yaşanmış bulunuyor. Bu ülkelere örnek olarak Tunus, Güney Afrika, Kameron ve Hindistan verilebilir.

Dünya Bankası’nın blogunda tedirgin edici bir başlığa imza atan ekonomist Jose Cuesta “Açlıkta Barış Olmaz” diyor. Gün geçtikçe artacak olan ayaklanmalardan ve sosyopolitik istikrarsızlıklardan bahsediyor.

Sokaklarda ayaklanan aç insanların yalnızca Hindistan ve Kameron gibi ülkelerde değil, ABD ve İngilere gibi birinci dünya ülkelerinde de başgöstereceği düşünülüyor. Amerikan gazeteci Alfred Lewis’in ünlü sözü şöyle demektedir: Adam ve anarşi arasında sadece 9 öğün vardır.

Evet üç gün aç kalan insan, kendisini ve ailesini doyurmak için kolaylıkla insanlıktan çıkabilir. Açlıkta kimsenin kimseye merhamet etmesi beklenmez. Açlıkta insanlar tam manasıyla insanlıktan çıkar ve kıran kırana çatışmalar yaşanır. Umarız ne bizler ne de gelecek jenerasyonlar bu türden dehşet günleri yaşamak zorunda kalmaz.

Kıtlık, yokluk, açlık, mahrumiyete gibi olağanüstü durumlar için nasıl hazırlanılır?

Küresel yiyecek krizi bir şehir efsanesi olabilir mi?

Yiyecek kıtlığı konusunda tüm dünyayı uyaranların; bilim insanları, çevreciler, ekonomistler, GDO’lu yiyecek üreticileri ve permakültür dernekleri olduğunu düşünürsek bir şehir efsanesinden bahsedilmediği anlaşılır.

Bazı gelişmiş ülkelerin yiyecek zincirinde en ufak bir kesinti, büyük ayaklanmalarla sonuçlanabilir. Mahalleleri, şehirleri, ülkeleri ve tüm küreyi savaşlara kısa sürede sürükleyebilir.

Bu yazıyı okuduktan sonra belki de herkesin; açlık, kıtlık ve yokluk gelecek olursa kendim ve ailem için ne tür önlemler alabilirim şeklinde düşünmesinin belki de tam zamanı.

Kıtlık zamanlarında insanları öldüren şey açlık değil fazlaca alıştıkları tokluktur.  ~İbn Haldun

Barış İçin Empati Gerek

Savaşlar arttı

Su tükendi

Yiyecekler azaldı

Hastalıklar tavan yaptı