Yemek İnsanın Ruhunu Besler

Sonbaharda ve soğuk kış günlerinde yemek pişirmek gibisi yoktur. Yemek insanın ruhunu besler. Müzik gibi.. Sanat gibi.. Edebiyat gibi..

Bazen, özellikle uzun yolculuklardan sonra, mutfağı özlerim. Yemek yapasım gelmiştir. Yeni tatlar denerim. Çocuklarımdan geri bildirim almak isterim..

Yeni yemekler yaptıkça yapasım gelir. Çıkamam mutfaktan haftalarca. Yemek insanın ruhunu besler.. Örgü gibi.. Nakış gibi.. Birinin ardından, ondan habersiz dua etmek gibi..

Tencerenin dibinde zeytinyağı, kavrulan soğan kokusu.. Tıpkı annemin evi gibi.. Biraz da nostalji benimkisi.. Füzyon tarzı yemek yemekten, enternasyonal yemek tatmaktan, yabancı ülkelerin yemeğini ısmarlamaktan bıkmışlık belki de.. Eskilerden kokular, tatlar hatırlamak amaç.. Evin içini, annemin apartmanına girdiğimde duyduğum koku ile, doldurmak.

Mis gibi yağda soğan sarımsak kavrulur.. İçine yeşil biberler eklenir. Doğranmış domates.. Salça.. Tuz karabiler.. Daha tenceredeyken anneye sormalar; “Ekmeğimi batırayım da tadına bakayım mı? Belki tuzu az omuştur..” bahanesiyle, bu dünyadan öte lezzeti daha ocaktayken tatmak..

Amaç o tadı o an oracıkta duymaktı.. Şimdi de o tadı, o kokuyu kendi mutfağıma getirmek.. Yemek insanın ruhunu besler.. Eski tatlar gibi.. Hatıralar gibi.. ‘Marifetli anaların ellerine sağlık’ der gibi..

yemek insanın ruhunu besler

2 thoughts on “Yemek İnsanın Ruhunu Besler”

  1. Çok güzel bir yazı 🙂 Bende yemek yapmayı çok seviyorum.Yemek yaparken mutlu oluyorum,yorgunluğum bitiyor. Bide yaptıklarım beğenildimi benden mutlusu yok:) Sınava çalışırken çok stres oluyor. Yemek yapınca hepsi geçiyor 🙂

Comments are closed.