Kalite ve Kalitesizlik

Biz insanların birbirimize ayna olduğumuz doğrudur. İnsan ilişkileri her zaman güllük gülüstanlık değildir. İlişkilerde karşılaştığımız zorluklar iyileştirilmesi gereken, düzeltilmesi gereken ya da dengelenmesi gereken bir yanımızı açığa çıkarır. Yaşamda karşılaştığımız kalite ve kalitesizlik, bize ayna misali yol gösterir..

Ayna dedik. Zorluklar dedik. İyileşmesi gereken yanımız dedik. İnsan ilişkileri de hayat gibidir.. İnişli çıkışlıdır. Bazen çatışmalar yaşanır.. Örneğin aile içinde sürtüşmeler gibi, yakın arkadaşla takışmak gibi, iş arkadaşıyla tartışmak gibi veya markette suratı asık bir elemanla ağız dalaşı yapmak gibi..

Uzmanların söylediği şey şu: Eğer insan ilişkilerinde hep aynı konuya takılıp kalıyorsanız, bu demektir ki sizin karşıya yansıtmakta olduğunuz bir yönünüz var. Siz ne yansıtıyorsanız, karşıdan aldığınız yansıma ona göre değişiyor. Yani karşıdakinin ayna olma olgusudur bu.. Biraz daha irdeleyelim konuyu..

Diyelim ki karşınızdaki şahıstan değişik konularda saygı sınırlarını zorlamamasını bekliyorsunuz.. Ama yine de saygı sınırları zorlanıyor..

  • Örneğin eğer karşıdaki şahıs size göre tembelse, belki siz çok çalışkansınız. Karşıdakini değiştirmek mümkün olmayacağı için değişikliği kendinizde uygulamalısınız. Daha relaks olmanın yollarını aramak gibi.. Çünkü karşıdaki insan, bir anlamda, size ayna görevi yapıyor ve hangi konulara dikkat etmenizi söylüyor.
  • Örneğin eğer karşıda kişi sürekli manevi yönden menfaatçi, alıcı ve sömürücü durumundaysa, bu demektir ki siz gereğinden fazla dayanak olmuşsunuz. Bu da demektir ki olduğunuzdan fazla güçlü görünüyorsunuz, sürekli insanları memnun etmek için uğraşıyorsunuz ve daima hazır vede nazır bekleyen bir destek görevi görüyorsunuz. Sürekli dayanılmak ama desteğe ihtiyaç olduğunda bulamamak sizi zamanla yorup yıpratmış olabilir, Bu durumda biraz geri çekilmek çözüm olabilir. Ve gerektiğinde destek olmak, aşırıya kaçmamak konusunda kendinizi uyarabilirsiniz.
  • Örneğin eğer karşıdakini çok baskın (dominant) bir kişilik olarak görüyorsanız, belki de karşıdaki şahıs size ezilmeye namzet gördüğünden çiğneyip geçiyordur. Bu tür insanların size öğreteceği şey, özgüven geliştirmeniz ve daha iddialı davranmanız konularında uğraş vermek..
  • Örneğin eğer karşıdakini çok egoist buluyorsanız bu demektir ki siz tüm varlığınızla, içtenliğinizle ve samimiyetinizle ona verilebilecek herşeyi vermişsiniz! Çok vericisiniz yani.. Unutmamak gereken şey şudur aslında: Karşıdakine, sahip olduğundan fazla değer verdiğimizde değersizleşiyoruz! Bu noktada vermek ile almak arasında bir denge oluşturmayı düşünmek gerekir.

Bu örnekler uzar gider.. Kendinize ait örnekleri eklemek isterseniz aşağıdaki yorum kutusuna bırakabilirsiniz..

Kısacası uzmanlar diyor ki: Karşımızdaki şahıslar daima aynadır. Davranışlarımızı biçimlendirirken ister istemez aynalara ihtiyaç duyarız. Kimse kimsenin değişmesini sağlayamaz. Kişi önce değişmeyi kendisi istemelidir, işte bu süreçte aynalara bakmak yeterlidir. Karşıdaki şahsın yansıttığı kalite veya kalitesizlik, bizlerde kendi davranışlarımıza ayar vermek gereğini hissettirir.kalite ve kalitesizlik