Soru: Sosyal ağlar nerededir? Cevap: İnternettedir.
Soru: Sosyal yaşam nerededir? Cevap: Gerçek hayattadır.
Şimdi bir soru daha soralım: Sosyal ağlar, sosyal hayatı nasıl etkiler? Cevap:Dokusunu hızla tahrip ederek!

Sosyal medya sosyal yaşantıya zarar vermekte. Bunu biliyoruz zaten ama yinelemekte sorun olmadığını düşünüyoruz.

İlgi açlığına prim yaptıran, narsist insan yetiştiren, dopaminden beslenen sosyal medyanın oluşturduğu insan topluluğu gerçek hayatta nasıl davranacağını bilemez hale geldi. İnsanlar, çocukluktan başlayarak veya daha geç yaşlarda, hayattan bihaber hale getirildi. Gerçek anlamda bilgiden yoksun, becerilerden ve donanımlardan uzak salt insan ihtiyaçlarını gideren ve bir de sosyal medyada dolanan insanlar haline geldiler. İnsanlar uyumaktalar ama uyduklarının farkında değiller. Yanlış bilgi ile dolu yaşantılar güvenden uzak ruhlar halinde sürülere dönüştüler. Tüm dünyada olay bu raddededir!

En başta sosyal medyalar oluşturulurken tüm bunlar biliniyor muydu? Bilindiği halde, insanları sürüler halinde, hipnoz etmek için mi üretildi? Yoksa sonradan anlaşıldı da önüne geçilemez olduğu için başıboş mu bırakıldı? Başıboş dedik de.. Sosyal medya birkez ateşlendikten sonra önüne geçilebilir mi? Bu noktadan sonra sosyal ağlar dizginlenebilir mi? Sosyal yaşam (yani reel hayat), eskiden olduğu gibi, gerçek etkileşimlerle onarılabilir mi?