Karşılıklı Bağımlılık

Karşılıklı bağımlılık (ya da eş bağımlılık) üzerine okuduğum yazıyı paylaşmak istiyorum. Bu yazı, ilişkilerde de bağımlılıklar olabileceğini irdelemektedir. Anlatılanlar kabaca şöyledir:

Karşılıklı bağımlılık denen şey ilişkide bir tarafın diğerinden daha çok fedakarlık yapması anlamına geliyor. Romantik ilişkilerde taraflardan birinin daha çok ilgi göstermesi ve psikolojik destek vermesi gibi bir durum. Örneğin bir hastalık söz konusu olduğunda diğerinin bebekleşmesi, berikinin kendini paralaması anlamına geliyor.

Bu şekilde bağımlılık içinde olan bir çiftin sağlıklı bir yaşam süremeyeceğini ileri sürülüyor. Böyle çiftleri bir arada tutan şey birinin ya da ikisinin birden işlevsiz kişilikleri olabiliyor. Ve işlevsiz iki kişinin birlikte yaşaması birbirini daha da kötü durumlara sürükleyebiliyor. Örneğin narsisist birisiyle yaşayan kimse verdikçe veriyor fakat asla yeterli olmuyor. İsteyen istedikçe istiyor, veren saçını süpürge ettikçe ediyor ve bu hastalıklı döngü sürüp gidiyor.

Uzmanlara göre sağlıklı bir ilişkide iki taraf birbirine destek verir. Dolayısıyla destek her ikisine rahatlama ve konfor olarak döner. Fakat her şeyde olduğu gibi romantik ilişkide de denge önemli bir unsurdur. Karşılıklı yardım, karşılıklı destek çok önemli olsa da her ikisinin de müstakil zamana ihtiyacı vardır.

Kısaca karşılıklı bağımlılık:

  • Taraflardan biri sorumluluklarından uzaklaşmış olsa dahi diğeri ısrarla ve fazlasıyla hem kendi sorumluluklarını yerine getirir hem de karşı tarafınkinin..
  • En başta herşey güllük gülistanlık görünür ama taraflardan biri gitgide çekilir. Diğer taraf olayı anlayamadan ve kabul görmek arzusuyla ilişkiye ait bozulmaya yüz tutan konuları düzeltmek üzeri görevi üzerine alır. Karşılıklı bağımlı ilişkilerde mutlu etmek için uğraşan taraf emek verdikçe daha mutlu olur. Diğeri de aldıkça şişer büyür, şiştikçe şişer..
  • Eş bağımlı (karşılıklı bağımlı) kişi sürekli iş yapmak, bitirmek, memnun etmek için sorumluluk hisseder. Böyle tipler güçlü kişilikler olsalar da sınırlarını tayin etmekten yoksundurlar. Öyle olunca karşı tarafın saygısı ve ilgisi olmasa bile üstlendiği görevi dindar bir çabayla, sınırları aşarak sürdürür.
  • Her ilişkide partner ile (yani sevgili ile, eş ile) uyumlu bir hayat sürdürmek on plandadır. Buna rağmen her ilişkide taraflar yalnız kalmaya da ihtiyaç hissederler. Eşler birlikte yemeğe çıkar, dansa gider, kahveye gider ama tek olarak da kendi arkadaşlarıyla buluşurlar. Öyle olunca eşler birbirini arar ve özler. Oysa karşılıklı bağımlılıkta eşler tek hareket etmez, sonuçta merak, heyecan, arama ve özleme de ortadan kalkar.
  • Karşılıklı bağımlı ilişkilerde kişi izin almadan günlük işlerini yapamaz hale gelebilir. Kişi kendine olan güvenini yitirebilir. Kişi önemsiz ve değersiz hissedebilir. Kişi basit şeylere bile karar veremeyecek kadar çaresiz hissedebilir. Özgüveni yiten kişi kendisini hor kullanan, istismarcı bir eşin etki alanına girmiştir.
  • O ana kadar tüm hayatına hükmeden eşi bütün kararlara imza attığı için diğer eş nereden başlayıp kurtulacağını bilemeyebilir. Oysa en kısa sürede bu ilişkiyi sonlandırıp kendine gelmesi en sağlıklı karar olacaktır.