Akla gelen kötü bir hatıra, eskiye ait korkular, şüpheler, hayal kırıklıkları, aldatılmışlıklar, tenkitlerin ve kıyaslamaların içimizde açtığı değersizlik hissi, başarısızlıklar, tüm negatif deneyimler, gözlemler bizim engellerimizdir. Bu engellerdir bizi hedefe gitmekten alıkoyan.
Şişmanlar, zayıflar, tombullar, hemen kilo alanlar, hemen kilo verenler ve diğerleri! Vücudumuz bize ait birer eserdir; onu sevelim ve koruyalım. Öncelikle vücudumuzu sevmeliyiz ki yeme, içme, alışkanlıklar ve egzersiz konusunda verdiğimiz kararlar anlamlı olsun.
En yeni çalışmalardan birinin sonuçlarına göre güçlü adeleler zihinsel çöküşü engelliyor.
Uzmanlar bunu şu şekilde açıklıyor: Güçlü adeleleri olan 60 yaşında bir kimse, kendisinden 20 yaş genç bir insanın zihinsel gücüne sahip olabilir. Neden? Nasıl?
En çok korktuğumuz şey yetersizlik hissidir. Kendimizi güçsüz, beceriksiz, yetersiz düşünürüz. Oysa içimizde aydınlıklar var. Yeterki dışarı çıkarmasını bilelim.
Yüzde en fazla gıda boyası kullanın. Ağır metal sanayide kullanılmalıdır, kozmetiklerde değil!
Yazıyı sonuna kadar okumazsanız şu kadarini bilmeniz yeterli: endişeyi dizginlemeyi öğrenmeliyiz!
Erkekler performans endişesi içinde çünkü porno seyrederken gördüğü yüksek dozlu güç ve sürekliliği başarabilme kaygısı güdüyor. Kadınsa vücuduna ve becerilerine olan güveni yitiriyor çünkü porno yıldızından beklenen performansla rekabete girmesi isteniyor ve yaratıcılığıyla birlikte maharetleri sınanıyor.