Canın Sıkıldığı O Yer
Hepimiz insanız ve gün gelir can sıkılır. Etrafta dayanacak bir gerçek ve yakın bir insan varsa ne mutlu size.
Hepimiz insanız ve gün gelir can sıkılır. Etrafta dayanacak bir gerçek ve yakın bir insan varsa ne mutlu size.
Delirmişlik halleri bulaşıcıdır. Ama sakinlik halleri de bulaşıdır!
Bir arkadaşımla konuşurken “bu konuda senin duyguların nedir?” diye sormuştu.. Ben düşüncelerimi anlatmaya başlamıştım..
“Orman banyosu” terimi Japonlara aittir. Tam manasıyla şu anlama gelir: Kendini ormandaki ağaçların içine bırak, o atmosferde zaman geçir, yenilen!
Duyguların derinliğine dikkat etmek gerekir, bir de duyguları dengelemek gerekir. Çünkü ağlamak da gülmek de biz insanlar için..
Eskiyi olduğu gibi kabul etmek ama yeniye doğru umut solumak gerekir. Eski bitmiştir, çizilmiştir, bozulmuştur, hurda olmuştur.. Adı üstünde eski!
Suskunluğu dinleyebilmek diyorum… Dinlemeyi bilenlerdir o iyi edebiyatçılar.. Sessiz yüreklerin iyi dinleyicilerinden çıkar iyi şairler..
İçses kişiyi güçlü kılar. İçses zihin açar. İçses uyanık tutar.
Bazan olur önceleri pek göremediğimiz davranışlar su yüzüne çıkar. Kişinin gerçek kimliğini görebilmek için zaman gerekir elbet… İşte o an.. Maskelerin düşüp, gerçek kimliğin ortaya çıktığı an saygı bitiverir..
Gençler tablet veya telefonlarınızda emoji app aramayı bırakabilirler çünkü emoji klavye çıktı! Yüz ifadelerini sembolleştiren ikonlarla yazmaya fırsat veren emoji klavye meraklısıyla tanışmaya hazır!
Bazen içe atılan duyguları anlamakta da güçlük çekeriz. O vakit dinlemek gerek. Bedeni dinlemek.. Bedenimiz yalan söylemez ama önemli olan pür dikkat dinleyebilmektir.
Aşklar, sevgiler, ilişkiler, sevdalar, kara sevdalar başlıyor.. Bir süre devam ediyor.. Bazıları ömürlük oluyor, ne mutlu onlara! Ama birçok ilişki ömür boyu sürmüyor. Ayrılıklar kaçınılmaz hale geldiğinde beyin duygulara ayar veriyor.