Canın Sıkıldığı O Yer
Hepimiz insanız ve gün gelir can sıkılır. Etrafta dayanacak bir gerçek ve yakın bir insan varsa ne mutlu size.
Hepimiz insanız ve gün gelir can sıkılır. Etrafta dayanacak bir gerçek ve yakın bir insan varsa ne mutlu size.
Sosyal medyada kurulan dostluklar gerçek hayatta kurulanlardan daha farklıdır. Gerçek hayattaki bağlantılarda zorluklar vardır. Oysa telefondaki “miş” gibi yapılan dostluklar daha kolaydır.
Gerçek ötesi dediğimiz şey sadece politika için geçerli değil! Artık öyle bir çağdayız ki, kim en önce konuşursa ve en yüksek sesle bağırırsa onun sözleri en-doğru olarak algılanıyor.
Toplumun sahteliklerini gören kişi izole olmayı yeğleyebilir. Belki bir süreliğine bu çözüm olsa da uzun dönemli bir çare değildir. İzole bir yaşam, ister kendi isteğiyle ister ötekilerce dışlanmışlık, kişinin hayattan zevk almasını engeller.
Kültür, tecrübe, beceri, olgunluk olmadan yıllara meydan okumanın salt dış görünüşten ibaret olduğunu düşünüyorsanız, lütfen okumayı bırakın! Size dolgu ve botoks sitesi gerek! Aksi taktirde devam edin okumaya:
Lady Gaga ne iyi yapmış da daktilo kullanmış çünkü eski eşyalara dokunabilmek öyle hoş bir duygu ki! O eşyanın geçmişiyle bağlantı kurmaya imkan tanıyor. Yeniden insan olmaya, yitik duyguların yeniden kazanılmasına fırsat oluşturuyor.
Ortalama bir Facebook kullanıcısının 338 arkadaşı vardır. Bunların yüzde 10’unu tanırız, gerisini ya bilmez ya hatırlamaz ya da yarım yamalak biliriz. Arkadaş olarak eklediklerimizi bilemez olmuşuzdur çünkü onların yaşamı da bizimki gibi değişmiştir. Örneğin; evlenmiştir, yeni beğenileri vardır, kozmetiklerle dış görünüşü değişmiştir, çocukları olmuştur, torunları büyümüştür, birkaç kez soyadı değişmiştir.. Yani eski arkadaş diye tanımlanan kişiler şimdi artık yeni insanlara dönüşmüşlerdir.
Bazan olur önceleri pek göremediğimiz davranışlar su yüzüne çıkar. Kişinin gerçek kimliğini görebilmek için zaman gerekir elbet… İşte o an.. Maskelerin düşüp, gerçek kimliğin ortaya çıktığı an saygı bitiverir..
Dedikodu ile ilgi yazacaklarım kısa ve öz. Söyleyeceğim şey, “Sen oradaki! Sus!! Dedikodu yapma!”.
Sır değil, ‘House of Cards’ entrikalardan ibaret bir dizidir.. Bu dizide olay şudur: Hikaye uydurmak ve gündem yaratmak ve kalabalıkları yalana inandırmak. Bizim de Netflix dizisi House of Cards’dan öğreneceğimiz bir iki şey var elbet!
A be kadın!!! Sen bu adamla gizli ilişkiye girerken evli olduğunu bilmiyor muydun?
Etrafımızda olmasını istediğimiz insan “Yaptım” diyendir. “Biz için yaptım.. Bize yaptım..” O insanı severiz, özleriz, isteriz, değer veririz, varlığına teşekkür ederiz.. O insanı kayvetmeyelim. O cesur, özgüvenli ve başlatıcıdır. Her eve lazım.