Gerçek Ötesi
Gerçek ötesi dediğimiz şey sadece politika için geçerli değil! Artık öyle bir çağdayız ki, kim en önce konuşursa ve en yüksek sesle bağırırsa onun sözleri en-doğru olarak algılanıyor.
Gerçek ötesi dediğimiz şey sadece politika için geçerli değil! Artık öyle bir çağdayız ki, kim en önce konuşursa ve en yüksek sesle bağırırsa onun sözleri en-doğru olarak algılanıyor.
Bazan olur önceleri pek göremediğimiz davranışlar su yüzüne çıkar. Kişinin gerçek kimliğini görebilmek için zaman gerekir elbet… İşte o an.. Maskelerin düşüp, gerçek kimliğin ortaya çıktığı an saygı bitiverir..
Dedikodu ile ilgi yazacaklarım kısa ve öz. Söyleyeceğim şey, “Sen oradaki! Sus!! Dedikodu yapma!”.
Sır değil, ‘House of Cards’ entrikalardan ibaret bir dizidir.. Bu dizide olay şudur: Hikaye uydurmak ve gündem yaratmak ve kalabalıkları yalana inandırmak. Bizim de Netflix dizisi House of Cards’dan öğreneceğimiz bir iki şey var elbet!
Eşiniz saçını kestirmiş ve siz laf olsun diye beğendiğinizi söylüyorsunuz. Ya da hiç içinizden gelmediği halde sabah öpüşerek ayırlıyorsunuz. Çok kızgın olduğunuz halde dişlerinizi sıkarak karınızı sevdiğinizi söylüyorsunuz. Hiç mi yapmadınız?
Yalancılar, aldatanlar ve hırsızlar bozulmuş, yozlaşmış insanlardır. Bu kötü özellikler zamanla alışkanlık yapar ve yalan, dolan, uydurmaca, kandırmaca, sahtekarlık normalleşir; dolayısıyla toplum dejenere olur.
”Sanalda gerçek olmak!” biraz oksimoron ama olsun!
Kadınların en büyük yalani kıyafet için harcadıkları parayı yaklaşık yüzde 26 oranında düşük göstermeleri.