Kanser-savar yiyecekleri paylaşmaya devam ediyoruz. Bu yazımızda kırmızı soğandan bahsediyoruz.

Bitkiler de zor zamanlardan geçer. Ve bu süreçte son derece sofistike sistemler geliştirirler ki yaşamlarını sürdürebilsinler. Kısacası çevre koşulları, diğer canlılara olduğu gibi, bitkilere de stres vermektedir.  Bitkilerin kompleks korunma sistemleri, onların güçlenerek ortama ayak uydurmasına neden olsamtadır. İnsanlar da dolaylı olarak bitkilerin hayatta kalma mücadelesinden yararlanmaktadır çünkü bu tür bitkiler insanlarda immünal sistemin güçlendirmesine yardım eder. Buna en güzel örneklerden biri kırmızı soğandır.

Biz insanlar bağışıklık sistemimizi iyileştirecek ve koruyacak yiyeceklerle kuşatılmışız. İnsan fizyolojisine katkı sağlayan birçok yararlı besinden biri olan kırmızı soğanın yararlarına göz atalım:

Kırmızı soğanda sülfür grupları bulunmaktadır. Bu sülfür grupları sistein denen maddeler üretmektedir ki bunlar sayesinde kilo vermek kolaylaşır. Sistein dediğimiz maddeler detoks yaparken de etkindiler. Sülfür gruplarında bulunan sistein antioksidandır aynı zamanda kan pıhtılaşmasını engelleyen özelliğe sahiptir. Kırmızı soğan bilinen en iyi antioksidandır ve kanser hücrelerinin büyümesini engeller.

Yemeklere konulan kırmızı soğan ısı nedeniyle değeriden bir miktar yitirse de tamamı kaybolmaz. Yine de içinde kırmızı soğan olan yemeklerin, kanser-savar özelliğini koruyabilmek için, düşük ısıda pişirilmesi önerilir. Bilimsel araştırmalara göre, haftada 4 ila 7 kırmızı soğan tüketmek kanserden korunmanın yol haritasıdır! Kanser-savar kırmızı soğanı diyetimize ekleyelim!