Çağın Sessiz Epidemisi: Yalnızlık
Yalnızlık bir epidemidir.. Ve sessiz bir epidemidir.. Eskiden yaşlılara yalnız insan gözüyle bakılırken, günümüzde gençlerin de yalnızlık problem var. Epidemi gençleri de kapsıyor artık..

Herkes bazen yalnızlık hisseder ama sürekli yalnızlık hissetmek bir anlamda kronik hastalık olarak değerlendiriliyor. ‘Obezite nasıl ilgi görüyorsa yalnızlık sorununun da o türden ilgi görmesi gerek’ diyor uzmanlar. Egzersiz, uyku, diyabet, kalp ve kardiyovasküler sorunlar nasıl ilgi görüyorsa, yalnızlık da ilgi görmeli!

İnsanlar sosyal varlıklardır. İletişim ister insan beyni. İçgüdüsel olarak bildiği bir şey olan iletişimden yoksun kalan beyin, olumsuz düşünceler üretmeye başlar. Bu duruma vücut ve organlar olumsuz yanıt verir.

Yanıt bazen stres hormonu yaymak suretiyle olur. Bazen dopamin hormonu olarak belirir ve sinir sistemimizi etkileyerek impulsif davranmaya neden olur. Bazen kalp sıkışması şeklinde ortaya çıkar. Bazen şekerli ve boş kalorili yiyeceklere sarılmak anlamına gelir. Bazen uykusuzluk olarak ortaya çıkar.

Sonuçta yalnızlık bağışıklık sistemimizi kötü etkiliyor. Kalp, damar, inflamatuvar hastalıklara yol açıyor. Yaşlılarda zihin aktivitelerinin daha hızlı yok olmasına neden oluyor. Gençlerde uyuşturucu alışkanlıklarına bile sebep olabiliyor. Kişilerin saldırgan hale gelmesine, suç işleme eğilimine, kişisel hijyen azalmasına ve yaşanan ortamın temizliği gibi konulara kayıtsız kalmaya neden olyor.

Yalnızlık bir halk sağlığı problemidir. Bir epidemidir. Bir toplumsal problemdir. Bunları söylerken ara sıra hissedilen yalnızlık değil, sürekli yaşanan yalnızlıktan bahsediyoruz.

Yalnızlık çoğu kez utanılacak birşey olarak görülür. ‘Yalnız olan itelenmiştir, ötelenmiştir, loser olmuştur’ diye düşünülür. ‘Yalnızların anti-sosyal oldukları, toplumsal becerilerden yoksun olduğu, daha az çekici, daha az entellektüel, daha az aranan kişiler’ şeklinde nitelenirler.. Yalnız olan kişi de kendisini doğal olarak bu çeşit bir insan olarak görür ve böylece depresyona girebilir.

Yalnız Adam Ne Yapsın? Yalnız Kadın Ne Yapsın?

• Önce yalnız olduğunun ayırdına varsın.
• Yalnızlığın önce zihni daha sonra bedeni kötü etkilediğinin bilincine varsın.
• Sosyal medyadan uzaklaşarak, topluca yapılan hobilere, sınıflara, derslere, kitap günlerine vs. katılsın. Böylece yeni insanlarla tanışma ve konuşma fırsatı oluştursun.

Tanıdığınız, bildiğiniz Yalnız Adam Var mı? Ya da Kadın?

• Tanıdığınız yalnız insanı arayın! Ama mesaj atarak değil, telefonla!
• Yalnız insanı aradığınızda cevap vermiyorsa, ertesi gün yeniden arayın.
• Birlikte yürüyüşlere çıkın. Bazen merdiven aralığında on dakikalık konuşma bile işe yarar..
• Yolda bulup ayaküstü konuşmaya uğraşın.
• Yaşlılara, yalnızlara, unutulmuşlara, bırakılmışlara, huzur evindekilere bir küçük “merhaba” ve sıcak birkaç söz ilaç gibi gelir! Yanında tebessüm de varsa, harika!
• Ve unutmayalım.. Yeniden hatırlayalım.. Tebessüm bile sadakadır dinimizde!

Çağın epidemisidir yalnızlık.. Çağın sessiz epidemisi.. Yalnızlık.. Kendiniz yalnız iseniz, problemi çözmeye bakın. Tanıdığınız yalnızlarla sohbet edin. Bu yazıyı gerekli yerlere şiddetle ve ivedilikle dağıtın!